Son dönemde iPad, Chromebook, Macs ve Surface gibi gelişmiş ürünlerin arasında çetin bir savaş vardı. Bir tarafta katlanabilen Chromebook’lar, dokunmatik Microsoft dizüstü modelleri varken öteki taraftaysa Apple’ın iPad’i bulunuyordu. Bu ürünlere genel bir göz gezdirdiğimizde aklımıza “Bir bilgisayar nasıl olmalı?” sorusu geliyor.
Satın almak istediğimiz ürünün en iyisi olmasını ve tüm işlerimizi onunla halletmeyi isteriz. Apple ise bu ihtiyaçlara karşılık olarak iPad ile yanıt veriyor. Mac ve iPad arasında gidip gelen, hangisini tercih edeceği konusunda kararsız kalan kullanıcılar bulunuyor. Mac’in fiziksel bir klavyeye sahip olması onu avantajlı kılsa da 9to5mac sitesi iPad Pro’nun kimi durumlarda bir MacBook Pro’dan daha iyi performans sunduğunu açıklamıştı. Buradaki sorun donanım değil, yazılım kaynaklı.
iPad’in dezavantajları
iPad’i arka olana atan uygulama kesinlikle Mobil Safari’dir diyebiliriz. Yerleşik uygulamaların daha iyi olduğu doğru, web geliştiricilerin Mobil Safari’de iyi performans sunduğu da doğru ancak birçok web servisinin yerel bir uygulaması bulunmuyor. Yani her iş için ayrı olarak kullanılması gereken yazılımlar bulunuyor ve tüm işleri bir arada yapmak zor oluyor. Google Drive, Dokümanlar, Slaytlar ve E-Tablolar da bunlardan bazıları. Bu uygulamaların daha verimli kullanılabilmesi ve tek yerden daha kolay yönetilmesi için harici bir trackpad ve Safari’nin masaüstü sürümü gerekiyor.
Safari Web Tarayıcısı’nın mobilde kullanılan sürümü bulunsa da, düzgün şekilde çalışmayan ve uyumsuz siteler bulunuyor. Buna ek olarak sıra bir dizüstü bilgisayar ile tablet arasındaki masaüstü sayfası deneyimi birbirinden tamamen değişik. iPad’in harici klavye desteği bulunması bu durumu biraz rahatlatıyor ancak trackpad desteği için bir çözüm bulunmuyor.
Harici bir klavye ve trackpad ile iPad’i yerel bir Squarespace veya WordPress kullanırken hayal edin. Buna ek olarak Google Dökümanları uygulama yerine tam web sürümü olarak kullandığınızı ve iPad ile yazılar arasında hassas şekilde metin seçebildiğinizi düşünün. iPad cihazının bulunması gereken özellikler bunlardan ibaret. Dokunmaya dayalı kullanım tecrübeleri daha çok yenilik sunsa da ergonomik olarak bazen oldukça zor bir duruma koyabiliyor.
iPad ve Geniş Masaüstü
iPad modellerinin harici bir monitör desteğine kavuşması hiç şüphesiz oldukça güzel olurdu. Örnek verecek olursak iPad’inizi 27 inçlik bir monitöre HDMI kablosu ile bağlandığınızı hayal edin. Sonrasında bu cihazı trackpad ve klavye ile yönettiğini düşünün. Kullanım sırasında bir yere girmek zorunda olmadığınız zaman veya bir toplantıya gitmek zorunda olduğunuzda yapmanız gereken tek şey onu çıkartıp yanınıza almak olurdu. Bu özellikler iPad’i harika bir bilgisayar yapardı. Bu özellikleri bulunan iPad modelleri farklı bir model olarak karşımıza çıksa Chromebook gibi rakiplere harika bir yanıt olurdu. Hatta klasik dizüstü bilgisayarlara kıyasla böylesi bir ürüne düşük ücretlerle sahip olunabilir. Kısaca harici bir trackpad, klavye eklentisi ve HDMI özelliği, iPad’in geleceğini rahatça değiştirebilir.
