
Günümüz insanlarının doğuşan ya da sonradan olan malesef belli başlı hastalıkları var. Bunlar bizi gerçekten üzüyor özellikle kanser hastalığı malesef kurtarılması’da zorlaşmış olan bir hastalık fakat Türk Bilim insanları Aksolotl adındaki nesli tükenmiş bir balıktan kanser’e çözüm bulacaklar
Kanser şuanda ülkemiz de başta olmak üzere pek çok ülke tarafından çözümlenmeye çalışılan ancak bir türlü başarılı olunamayan hastalıklardan bir tanesi diyebiliriz. Böyle bir ilacın çıkması halinde insanlık tarihine büyük bir katkı sağlandığı gibi üreten firmanın kasasınıda bir anda doldurup vergi rekortmeni yapacak kadar büyük kazançlar elde ettirecektir.
Kanser’e yakalananların elbette ki kurtuluşu mevcut. Ancak diğer hastalıklara göre zor. Tedavi yöntemleri süerekli devam ediyor ve hasta tetkit edilerek durumuda sürekli kayıt altında tuutluyor. Ancak bu başa bela hastalıktan kurtulmanın yollarını arayan bilim adamları sürekli araştırma yapmalarına rağmen pek sonuç bulamıyorlardı fakat sonunda Türk Bilim isanları başaracaklar konumuna geldi.
Aksolotl adı verilen bir balık türü var işte kaynak burada diyebiliriz. Ancak bir kötü haberimiz var çünkü Aksolotl dediğimizin balığın nesli tükenmiş durumda. Evet bu bizim için gerçekten kötü bir sonuç ancak bilim insanları şuanda bu balığı yapay ortamlarda sağlıklı bir şekilde korumak için ellerinden geleni yapıyorlar hatta üremelerininde sağlanması çalışılıyor. Çünkü insanlık tarihi için bir umut ışığı olan bu Aksolotl balık umarızki Kanser’e faydalı olur.
Şuanda Türk bilim insanları bu balığın metobolizmasınıda araştırıp insana oradan uygulayıp kanseri yenmeye çalışıyor. Tabiki buda zorlu bir süreç ve profösor doktorlar, tıp uzmanları, mühendisler hepsi birlikte toplam 30 kişinin çalıştığı bir ekip ile 7/24 bu gelişmeler takip ediliyor ve REMER kurucu başkanının sözleri şu şekilde
Gürkan Öztürk’ün yaptığı açıklama;
“Bu özelliğiyle anne karnında sıfırdan bütün özelliklerini tamamlıyor, hiç doğmamış gibi. Çünkü doğduğu zaman vücut yapısı değişecek. Örneğin bir uzvu, koptuğunda 1-2 ayda uzayabiliyor.
Örneğin trafik kazasında omuriliği zedelenmiş, kopmuş bir insan, ömür boyu felce mahkum demektir. Şu anda hiç bir tedavisi yok. Biz, bu hayvanın omuriliğinin nasıl tamir olduğunu bulabilirsek, buradan çıkacak sonuçları insanlarda yeni tedavi yöntemleri olarak kullanabiliriz. Bu hayvandan elde edeceğimiz omurilik hücrelerinin farenin omurilik hasarına fayda edip etmeyeceğini test edeceğiz. Hayvandaki iyileşme kapasitesini, insana yakın bir memeli modeline taşıyabilecek miyiz, onun üzerinde çalışıyoruz.”
Aksolotl balığının neslinin tükenmesi bizim için dezavantaj olsa dahi yinede bilim insanları bu balıkları yapay ortamlarda sağlıklı bir şekilde korumaya devam ediyorlar. Çözümü ile şu şekilde diyebiliriz. Diğer balık türlerinden tutun tüm hayvan hücrelerine göre bu balığın kanser’e yakalanma riski 1000 kat daha düşük. Evet yakalanmaması diye birşey yok ancak matematiksel olarak baktığımızda gerçekten zor işte bilim insanları Aksolotl balığının kansere karşı güçlü metobolizmayı keşfedip insana aktaracaklar